PERS GREK SAVAŞLARI


I.Yunanistan Seferi ve Maraton Savaşı

Persler, İonya İhtilaline destek veren Grekleri cezalandırmak için Yu­nanistan’a bir sefer düzenlediler. M.Ö. 490 yılında Kilikya’dan çıkan bir donanma Attika’da Maraton Ovası’na çıkartma yaptı. Atinalılar, Persleri bu ovadaki meydan savaşında beklenmedik bir şekilde yenilgiye uğrattılar.

I.Darius ölünce yerine oğlu I.Kserkes tahta çıktı (M.Ö. 483).

II.Yunanistan Seferi ve Kserkses

Pers kralı Kserkses’in ordusu Çanakkale Boğazı’na geldi. Yaklaşık 100.000 civarında olan bu ordu, Harpalos adlı bir Yunanlının hazırladığı plana göre önden ve arkadan demirlemiş ve birbirine bağlanmış gemilerden iki köprü üzerinden Trakya’ya geçirildi (M.Ö.480). Yunanistan’a yönelen or­duya, denizden büyük bir donanma da eşlik etmekteydi.

Grekler, Pers donanmasını Euboia Adası’nın kuzeyinde Artemison Burnu’nda yenilgiye uğrattılar. Küçük bir Sparta birliği Termopilai Geçiti’nde durdurmaya çalıştı. Pers ordusu geçidi geçerek güneye yöneldi (M.Ö.480). Atinalılar kenti boşaltarak kaçtılar ve Pers orduları kenti yağma ettiler. İon İhtilali sırasında Sardes’i yakıp yıkmalarına karşı kenti tahrip ettiler. Salamis Körfezi’nde Pers donanması Grekler tarafından bozguna uğratıldı.

Bu zaferin anısına Sparta Kralı Pausinaias tarafından yaptırılan ve üzerine savaşa katılan kentlerin ismi yazdırılan üçayaklı altın kazanın kai­desi İstanbul’da Sultan Ahmet meydanındadır. Bu yenilgi üzerine Kserkes ordularını yeterince besleme sıkıntısından bir kısmını alarak İran’a döndü. Ertesi yıl Plataiai kenti yakınlarında Asopos ırmağı kenarı Termopilai Geçitinde yapılan sava­şı Grekler kazandı. Pers komutanı Mardanios savaş sırasmda öldürüldü (M.Ö. 479).

Bu olaydan kısa bir süre sonra, Batı Anadolu kıyısında Samsun dağları eteklerindeki Mykale limanında bulunan Pers donanmasına bir baskın yapıldı ve ateşe verildi. Bu başarılar üzerine Batı Anadolu’daki İon kentleri tekrar ayaklandılar. M.Ö. 478/77 yılında İonlar’ın önerisiyle Atinalılar’ın başkanlığında Attika-Delos deniz birliği kurulacaktır.

Atina’nın Üstünlük Dönemi ve Attika-Delos Deniz Birliği

Plataiai ve Mikale savaşlarından sonra Yunanistan’da Perslerle savaş sona ermişti. Perslerin, Trakya ve Batı Anadolu’da henüz varlıkları sürü­yordu. Greklerin, Persleri Ege Denizi’nden atabilmeleri için güçlü bir devle­tin önderliğinde birlik olmaları gerekmekteydi. Şimdiye kadar Perslere kar­şı önder konumdaki Sparta bir kara devleti olduğundan denizaşırı savaşlara girmek istemiyordu. Pers savaşlarında “Hellenlerin Komutanı” unvanıyla Grek devletlerinin komutasını başarı ile yönetmiş olan Sparta Kralı Pausanias Byaztion’u (İstanbul) ele geçirdi. Fakat onun bir tiran gibi dav­ranması müttefiklerinin soğuyup uzaklaşmasına neden oldu; Bunun üzerine, İonyalıların önerisiyle donanmanın başına Atina getirildi. Pers savaşları Atinalıların milli duygularını uyandırmış ve bu savaşlarda usta gemiciler olarak kendilerini göstermişlerdir. Bu durum Atinalıları önder konuma getirmiştir.

I. Attika-Delos Deniz Birliği

Atina’nın önderliğinde, M.Ö 478/477 yılında Perslerin adalar ve Ana­dolu’daki varlıklarına son vermek ve şimdiye kadar yaptıkları tahribatın öcünü almak için, kutsal ada Delos’da bir birlik oluşturuldu. Birlik teşkilatı­nı Atinalı devlet adamı Aristeides hazırladı.

Birliğe giren birleşik devletler (simmahos) bağımsızlıklarını ve özerk­liklerini koruyorlardı. Atina’ya, kara ve deniz kuvvetlerinin oluşturulmasının yanında tehlikeye açık yerlerde garnizonlar kurma hak­kı verildi. Birlik devletleri, birlik ordusuna asker ve gemi vermekle yüküm­lüydüler. On Atinalı maliye memuru tarafından denetlenen, Delos’daki birlik hâzinesinde yıllık 460 altın talentlik vergi toplanıyordu. Birleşik dev­letlerin delegelerinden oluşan “Birlik Meclisi” (sinodos) önemli kararları almak için Delos’da toplanıyordu. Birlik içinde Trakya, Ege ve Batı Anadolu kıyılarındaki devletlerden yaklaşık 300 kent devleti bulunuyordu.

Kısa zamanda bu birlik, Grek dünyasının en büyük birliği durumuna yükseldi. İçinde Atina’nın da yer aldığı Sparta önderliğindeki “Hellen Birli­ği”, M.Ö. 460 yılına kadar varlığını sürdürmesine rağmen önemini yitirmişti. Birlik önce Trakya kıyılarından Persleri çıkardı. İç kesimlere girmek isteyen Grek birlikleri yerli halklar tarafından durduruldu. Daha sonra Boğazlara yapılan bir seferle başta Byzantion olmak üzere stratejik noktalar ele geçirilerek, Rusya’dan gelen hububat ticareti kontrol altına alındı.

O sırada Atina’nın başında büyük devlet adamı Temistokles vardı. O Sparta’nın tepkisine rağmen, Atina ve Pire’yi surlarla çevirtip, tahkimli bir şekle getirdi. Düşmanlarının ve Spartalıların aleyhine yaptığı propogandalar sonunda Perslerle gizli ilişkileri olduğu iddiasıyla M.Ö. 471 yılında yönetimden uzaklaştırıldı. Vatan hainliğine çarptırılan Temistokles ülkesinden kaçtı.

Perslere karşı “Helen Birliği” başında önemli icraatlar yapmış olan Sparta kralı Pausanias’ta benzer bir akibete çarptırılmıştı. Onun da Perslerle işbirliği yaptığı belgelenmiş ve idama mahkum olmuştur.

Temistokles’den sonra Maraton kahramanı Miltiados’in oğlu Kimon birliğin başına getirildi. M.ö. 466 yılında Karya ve Likya kentlerini birliğe kattı. Pamfilya’da Evrimedon (Köprüçay) ağzında Pers donanmasını boz­guna uğrattı. Persler bunun üzerine güney Anadolu limanlarındaki üslerini kaybettiler. Ancak bu başarı Atinalılarla Spartalılar’ın arasını açmaya baş­lamıştı. Spartalılar demokratik fikirlerinden endişe duydukları Yunanlı erlerin helotlarla birleşmesinden endişe duyarak ülkelerine göndermeleri üzerine Spartalılara yakın politikalar izleyen Kimon 10 yıl ülkesinden uzaklaştırıldı.

Kimon’un uzaklaştırılmasıyla Perikles iktidara getirildi. Zeki bir dev­let adamı ve iyi bir hatip olan Perikles uzunca bir süre başkomutan seçildi. M.Ö. 461 yılından Peloponnes Savaşlarına kadar 30 yıllık süre “Perikles Dönemi” olarak adlandırılmaktadır.

Pers-Grek savaşları sonunda Anadolu, Ege bölgesinden koptu. Artık Greklerin ürettiği şarap, zeytinyağı gibi üretimler ve değişik sanat eserleri doğu pazarlarına ulaştırılamadı. Greklerin deniz ticaretinde en büyük ra­kipleri olan Fenikeliler, Perslerle Ege’den atılmalarına rağmen Doğu Akde­niz’de Pers egemenliğinin sürmesinden dolayı, Suriye ve Mısır kıyılarındaki ticari faaliyetleri ellerinde tutuyorlardı.

Topraklarının çoğu üzüm bağları ve zeytinliklerle dolu olan Atina, muhtaç olduğu hububat için Mısır’a bir sefer düzenledi. 200 gemiden olu­şan Grek donanması, M.Ö.460/459 yılında önce Kıbrıs’a sonra da Mısır’a çıkartma yaptı. Buradaki İnaras İsyanı’na destek verip Persleri yenmeyi başardılar. Fakat Grekler’in bölgedeki başarıları kısa sürdü Megobizos komutasındaki büyük Pers ordusu Grekleri 1,5 yıllık bir muhasaradan sonra yenilgiye uğrattı. Grekler büyük kayıplarla geri döndüler. Onları takip eden Persler Kıbrıs’ı geri aldı. Ege adalarının işgal edileceğinden endişe duyan Grekler birlik hazinesini Delos’dan Atina’ya taşıdılar.

Yeniden toparlanan Grekler Kıbrıs’da Kimon yönetiminde Fenikeli­lere karşı başarılar elde etmişlerse de onun orada ölümü ile tekrar iktidara gelen Perikles, uzun yıpratıcı savaşlar nedeniyle Perslerle barış imzalamak zorunda kalmıştır. Bu yüzden Kallias adındaki bir diplomatı Susa’ya gön­derdi.


0 Comments

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir